Mutlu beraberliklerin taçlandırılması olan evlilik, aynı zaman da toplumların yapı taşını oluşturan aile kurumunun da kurulması için gerekli yasal düzenlemeleri içermektedir. Evlilik Türk Medeni Kanunu’nda açıkça yasalarca belirlenmiştir. Aynı zamanda hayatın gerçeği olarak boşanma da anlaşamayan bireylere Türk Medeni Kanunu’nca verilen bir haktır.
Boşanma süreci sıklıkla sancılı bir dönem olarak insan hayatında yerini alır. Bu durum arada çocuklar varsa iyice işin içinden çıkılmaz bir hale gelebilir. Bu süreçte en çok zararı gören maalesef çocuklardır. Çoğu boşanma, velayet konusunda adeta bir çekişme, mücadele alanına dönmektedir. Her bir ebeveyn çocuklarına kendilerinin daha iyi bakacağına ve çocuklarının diğer ebeveyne göre daha sağlıklı bir büyüme ortamı sağlayacağını iddia eder. Yüce Mahkemelerimiz bu konuyu araştırıp en sağlıklı ve uygun görülen kararı verir. Ancak bu durumda boşanma davaları kin ve nefret duygularına hatta intikam alma tutkusunun oluşmasını doğurabilir. Bu durumda diğer ebeveyn mahkemenin kararını hiçe sayarak çocuğunu kaçırabilir. Bu durum ebeveynin çocuğunu göstermemesi (Parental child abduction) olarak adlandırılmaktadır. Eğer çocuğu göstermeyen taraf kadın ise bu durum çoğunlukla kadının sevgilisinin yardımı ile gerçekleşmektedir. Erkek ise göstermeme olayını tek başına ya da yakın arkadaşlardan yardım alarak gerçekleşmektedir. Her iki durumda suçtur ve cezaya tabii bir durum olarak ortaya çıkar. En çok yarayı da maalesef yine çocuklar almaktadır. Bu durum her ne kadar aşırı bir durum olarak gözükse de sıkça karşımıza çıkmaktadır.
Her ebeveynin kendi çocuğu ile sağlıklı vakit geçirme onu büyütme hakkına sahiptir. Ancak böyle bir haktan mahrum kalan ebeveyn, boşanma sürecinde psikolojik sağlıklarını, akıl doğrultusunda düşünme tahayyüllerini kısmi yitirmiş ebeveynler olarak karşımıza çıkar. İçinde ki kin, öfke ve intikam alma tutkusu adeta gözlerini kör etmiştir, kendi çocuklarına verdiği zararı göremez hale gelmişlerdir. Bu durum da çocuklar travma yaşayabilir, ömürleri boyunca hafızalarında yer edecek ve kötü olaylar silsilesini yaratacak bir sarsıntılı durumun ortasında kalabilirler.
Elbette ki bu durumda yapılacak olan en iyi şey sağlıklı düşünerek, kararlı ve emin bir adım atmak olacaktır. Bu ise mahkemenin vermiş olduğu kararın uygulanmasıdır. Böyle bir durumda evladına bakma hakkını kazanan ebeveyn sağlıklı düşünmeli, kararlı ve bilinçli adımlar atmalıdır ki evlatlarına hızlı bir sürede ve evlatlarının en az zararla kavuşabilsin.
Öncelikle bu gibi vahim durumları yaşamamanızı temenni eder, yaşamanız halinde Gölge Özel Dedektif olarak bizler gizlilik prensibimiz ve güven ilkemizle yanınızdayız. Başınıza gelen bu elzem olayı kendi meselemiz olarak benimseyerek alanında uzman Jandarma, Polis, Sosyolog kadromuzla yurt içi ve yurt dışında sorunlarınız çözmeye hazırız.