Özel Dedektif tutmak yasal mıdır?
Dedektiflik üzerine ilk yasa tasarısı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne 3963 sayılı Özel Dedektiflik Kanununa ilişkin olarak 1994 yılında meclis gündemine taşınmıştır. Dönemin Cumhurbaşkanı sayın Süleyman Demirel bu konunun TBMM’de görüşülmesinin ardından o dönemin şartlarının gerektirdiği olarak Özel Hayatın Gizliliği hususuna aykırı bularak açıkça veto etmiştir. 1994 senesinden beri rafa kaldırılmış siyasi bir konudur. Ancak o dönemin şartları ile günümüz Türkiye’sini düşündüğümüz de muazzam değişim ve dönüşüm dinamiklerinin olduğu bilinmektedir.
1994 senesinde sayın Demirel tarafından meclisten geçmeyip veto edilen özel dedektif kanunu bu mesleğin sınırlarını çizmekteydi ve devlet sisteminin içine dedektiflerin yerleştirilmesini içeriyordu. Veto edilen özel dedektiflik kanunu bu mesleğin icra edilmesinin yasal olmadığını ifade etmemektedir. Kişiler özel dedektif olma şartlarını yerine getirdiği takdir de özel dedektiflik büroları açma, vergi numarası alma hakkına sahiptirler ve yaptıkları işten devlete vergi vermekle yükümlüdürler. Elbet mesleği icra ederken Türk Ceza Kanunun 134. Maddesi olan Özel Hayatın Gizliliği hususunda açıkça ifade edilen ‘herkesçe görülebilecek yerlerde’ delil toplama konusuna dikkat ederler. Aksi takdir de sunulan belgeler Sayın Hâkimlerimizce dikkate alınmaz ve suç unsuru olarak görülür. Özellikle son dönemde artan yozlaşan toplum ilişkilerimizle beraber gelen intihar, cinayet, dolandırma, mal kaçırma, aldatma ve benzeri olaylar özel dedektif tutmanın ne denli önemli olduğunu kanıtlar niteliktedir.
GÖLGE ÖZEL DEDEKTİFLİK olarak öncelikle ilkemiz olan gizlilik prensibimiz ve alanında uzman iş arkadaşlarımızla yanınızdayız.